DevOps Modelinin Tanımı
DevOps, kurumların uygulama ve hizmetleri yüksek hızda sunmanın yanı sıra ürünleri geleneksel yazılım geliştirme ve altyapı yönetimi süreçlerini kullanan kurumlara göre daha hızlı geliştirme becerisini artıran kültürel felsefelerin, uygulamaların ve araçların birleşimidir. Bu hız, kurumların müşterilerine daha iyi hizmet sunmasına ve piyasada daha etkili bir şekilde rekabet etmesine imkan tanır.
DevOps Nasıl Çalışır
Bir DevOps modelinde geliştirme ve operasyon ekipleri artık birbirinden kopuk değildir. Bazen bu iki ekip tek bir ekip altında birleştirilir ve ekipteki mühendisler geliştirme ve testten dağıtım ve operasyona kadar bir uygulamanın yaşam döngüsünün tamamında çalışır ve tek bir işlevle kısıtlı olmayan bir dizi beceri edinir.
Bazı DevOps modellerinde kalite güvencesi ve güvenlik ekipleri de uygulamanın yaşam döngüsü boyunca geliştirme ve operasyon ekibiyle daha yakın bir entegrasyon içinde olur. Bir DevOps ekibindeki herkes güvenliğe odaklanıyorsa buna bazen DevSecOps denir.
Bu ekipler, daha önce manuel olarak gerçekleştirilen ve uzun zaman alan süreçleri otomatikleştiren uygulamalar kullanır. Uygulamaları hızlı ve güvenilir bir şekilde çalıştırıp geliştirmelerine yardımcı olan bir teknoloji yığını ve araçlar kullanırlar. Ayrıca, bu araçlar mühendislerin normalde diğer ekiplerden yardım almasını gerektirecek görevleri (örneğin, kod dağıtma veya altyapı tedarik etme) bağımsız olarak yapmasına yardımcı olarak ekiplerin hızını daha da artırır.
DevOps'un Avantajları
Hız
Hızlı Teslim
Güvenilirlik
Ölçek
Geliştirilmiş İşbirliği
Güvenlik
DevOps Neden Önemlidir
Yazılımlar ve internet, dünyada ve alışverişten eğlenceye ve bankacılığa kadar tüm sektörlerde dönüşüm yaratmıştır. Bir işletme için destek işlevinin çok daha ötesine geçen yazılımlar, artık her işletmenin olmazsa olmaz bileşenleri haline gelmiştir. Şirketler müşterileriyle çevrimiçi hizmetler veya uygulamalar olarak sunulan ve her tür cihazda kullanılabilen yazılımlar aracılığıyla etkileşim kurmaktadır. Değer zincirinin lojistik, iletişim ve operasyon gibi her bir halkasında değişim yaratarak operasyonel verimliliği artırmak için de yazılımları kullanırlar. Fiziksel ürünler üreten şirketlerin 20. yüzyıl boyunca tasarım, üretim ve teslimat süreçlerini otomasyon aracılığıyla dönüşüme uğratmasına benzer şekilde, günümüz dünyasındaki şirketlerin de yazılım oluşturma ve teslim etme süreçlerini dönüştürmesi gerekiyor.
Bir DevOps Modeli Benimseme
DevOps Kültürel Felsefesi
DevOps'a geçiş için hem kültür hem de anlayışın değişmesi gereklidir. DevOps, en basit ifadeyle, geleneksel olarak birbirinden kopuk çalışan geliştirme ve operasyon ekipleri arasındaki engellerin kaldırılmasını amaçlar. Bazı kurumlarda geliştirme ve operasyon ekipleri ayrı dahi olmayabilir ve her iki işi de mühendisler yapıyor olabilir. DevOps modelinde, hem geliştiricilerin üretkenliğinin hem de operasyonların güvenilirliğinin optimize edilmesi için iki ekip birlikte çalışır. Sık iletişim kurmak, verimliliği artırmak ve müşterilere sağladıkları hizmetlerin kalitesini yükseltmek için çaba gösterirler. Müşterilerin gereksinimlerini ve bu gereksinimlerin karşılanmasına nasıl katkıda bulunacaklarını düşünerek, çoğunlukla da geleneksel olarak tanımlanan rollerinin ya da unvanlarının kapsamını aşarak hizmetleri konusunda tüm sorumluluğu üstlenirler. Kalite güvencesi ve güvenlik ekiplerinin de bu ekiplere yakından entegre olması sağlanabilir. DevOps modelini kullanan kurumlar, kurumsal yapılarından bağımsız olarak geliştirme ve altyapı yaşam döngüsünün tamamını kendi sorumluluğu kapsamında gören ekiplere sahiptir.
DevOps Uygulamalarının Ayrıntılı Açıklaması
Kurumların yazılım geliştirme ve altyapı yönetimi süreçlerini otomatikleştirme ve modernleştirme yoluyla daha hızlı yenilik yapmasına yardımcı olan birkaç önemli uygulama vardır. Bu uygulamaların çoğu, doğru araçların kullanılmasıyla mümkün olur.
En temel uygulamalardan biri, çok sık ancak küçük güncellemeler yapmaktır. Kurumların müşterileri için daha hızlı yenilik yapmasının yolu budur. Geleneksel yayın modellerinde seyrek olarak gerçekleştirilen güncellemelerle karşılaştırıldığında bu güncellemeler, yapıları gereği genellikle daha küçük değişikliklerden oluşur. Güncellemelerin sık ve küçük olması, her dağıtımın daha az riskli olmasını sağlar. Ekipler hataya yol açan en son dağıtımı belirleyebildiğinden, bu güncellemeler ekiplerin hataları daha hızlı gidermesine yardımcı olur. Güncellemelerin temposu ve boyutu değişiklik gösterse de DevOps modelini kullanan kurumlar, geleneksel yazılım geliştirme modellerini kullanan kurumlardan çok daha fazla güncelleme dağıtır.
Kurumlar, uygulamalarını daha esnek hale getirmek ve daha hızlı yenilik yapabilmek için bir mikro hizmet mimarisi de kullanabilir. Mikro hizmet mimarisi büyük ve karmaşık sistemleri ayrıştırarak basit ve bağımsız projelere dönüştürür. Uygulamalar, birçok tekil bileşene (hizmet) ayrıştırılırken her bir hizmetin kapsamı tek bir amacı veya işlevi yerine getirecek şekilde belirlenir ve ayrıca uygulamadaki diğer hizmetlerden ve bir bütün olarak uygulamadan bağımsız bir şekilde çalıştırılır. Bu mimari, uygulamaların güncellenmesine ilişkin koordinasyon yükünü hafifletir ve her hizmetin sahipliğini tamamen üstlenebilecek küçük, çevik takımlarla eşleştirilmesi sayesinde kurumlar daha hızlı hareket edebilir.
Ancak, mikro hizmetler ile yayın sıklığındaki artış birlikte ele alındığında, dağıtım sayısı önemli ölçüde artar ve bu durum operasyonel zorluklara yol açabilir. Bu noktada, sürekli entegrasyon ve sürekli teslim gibi DevOps uygulamaları, bu sorunları çözmenin yanı sıra kurumların güvenli ve güvenilir bir şekilde teslim gerçekleştirmesini mümkün kılar. Kod olarak altyapı ve yapılandırma yönetimi gibi altyapı otomasyon uygulamaları, sık değişiklikler karşısında işlem kaynaklarının esnek hareket etmesine ve hızla uyum sağlamasına yardımcı olur. Ayrıca, izleme ve günlük kaydı kullanımı, mühendislerin uygulama ve altyapı performansını izleyerek sorunlara daha hızlı yanıt vermesine yardımcı olur.
Bu uygulamalar bir araya geldiğinde kurumların müşterilerine daha hızlı ve daha güvenilir güncellemeler sunmasına yardım eder. Aşağıda, önemli DevOps uygulamalarına genel bir bakış sağlanmıştır.
DevOps Uygulamaları
Sürekli Entegrasyon
Sürekli entegrasyon, geliştiricilerin kod değişikliklerini düzenli aralıklarla merkezi bir depoda birleştirdiği ve ardından otomatik derleme ve test işlemlerinin gerçekleştirildiği bir yazılım geliştirme uygulamasıdır. Sürekli entegrasyonun ana hedefleri, hataları daha hızlı bulup gidermek, yazılım kalitesini geliştirmek ve yeni yazılım güncellemelerinin doğrulanması ve yayınlanması için gereken süreyi azaltmaktır.
Sürekli Teslim
Sürekli teslim, kod değişikliklerinin otomatik olarak oluşturulduğu, test edildiği ve üretim ortamına yayınlanmaya hazırlandığı bir yazılım geliştirme uygulamasıdır. Derleme aşamasından sonra tüm kod değişikliklerini bir test ve/veya üretim ortamına dağıtarak sürekli entegrasyonun kapsamını genişletir. Sürekli teslim doğru uygulanırsa geliştiricilerin her zaman standart bir test sürecinden başarıyla geçmiş, dağıtıma hazır bir derleme yapıtı olur.
Sürekli teslim ve AWS CodePipeline hakkında daha fazla bilgi edinin
Mikro hizmetler
Mikro hizmet mimarisi, tek bir uygulamanın bir dizi küçük hizmet şeklinde oluşturulduğu bir tasarım yaklaşımıdır. Her hizmet kendi süreci içinde çalışır ve diğer hizmetlerle, basit bir mekanizma kullanan iyi tanımlanmış bir arabirim üzerinden iletişim kurar (genellikle HTTP tabanlı bir uygulama programlama arabirimi (API) kullanılır). Mikro hizmetler, işletme yetkinliklerine göre oluşturulur ve her hizmetin kapsamı tek bir amaçla sınırlıdır. Çeşitli framework'leri veya programlama dillerini kullanarak mikro hizmetler yazabilir ve bunları bağımsız olarak, tek bir hizmet olarak ya da bir hizmet grubu olarak dağıtabilirsiniz.
Amazon Container Service (Amazon ECS) hakkında daha fazla bilgi edinin
AWS Lambda hakkında daha fazla bilgi edinin
Kod Olarak Altyapı
Kod olarak altyapı, altyapının sürüm denetimi ve sürekli entegrasyon gibi kod ve yazılım geliştirme teknikleri kullanılarak tedarik edildiği ve yönetildiği bir uygulamadır. Kaynakların manuel olarak ayarlanıp yapılandırılması ihtiyacını ortadan kaldıran API destekli bulut modeli, geliştiricilerin ve sistem yöneticilerinin altyapı ile programlama yoluyla ve gerekli ölçekte etkileşim kurmasına imkan tanır. Bu sayede mühendisler, kod tabanlı araçlar kullanarak altyapıyla arabirim bağlantısı kurabilir ve altyapıyı, uygulama kodu için kullandıkları yaklaşıma benzer bir yaklaşımla ele alabilir. Altyapı ve sunucular kodla tanımlandığından, standart desenler kullanılarak hızla dağıtılabilir, en son yamalar ve sürümlerle güncellenebilir ya da yinelenebilir yöntemlerle çoğaltılabilir.
AWS CloudFormation ile altyapınızı kod olarak yönetmeyi öğrenin
Yapılandırma Yönetimi
Geliştiriciler ve sistem yöneticileri kod kullanarak işletim sistemi ve konak sunucu yapılandırmasını, operasyonel görevleri ve daha fazlasını otomatikleştirebilir. Kod kullanımı, yapılandırma değişikliklerinin tekrarlanabilir ve standart olmasını sağlar. Geliştiricilerin ve sistem yöneticilerinin işletim sistemlerini, sistem uygulamalarını veya sunucu yazılımlarını el ile yapılandırma yükünden kurtulmasını sağlar.
AWS OpsWorks ile yapılandırma yönetimini kullanmayı öğrenin
Kod Olarak Politika
Altyapının ve altyapı yapılandırmasının buluta uygun olarak kodlanması sayesinde kurumlar, uygunluğu dinamik olarak ve gerekli ölçekte izleyip uygulayabilir. Kodla tanımlanan altyapı bu sayede otomatik bir şekilde izlenebilir, doğrulanabilir ve yeniden yapılandırılabilir. Bu sayede, kurumların kaynaklardaki değişiklikleri yönetmesi ve güvenlik önlemlerinin (örneğin bilgi güvenliği veya PCI-DSS ya da HIPAA'ya uygunluk) dağıtılmış bir biçimde ve doğru olarak uygulandığından emin olması kolaylaşır. Uyumluluk gereksinimlerini karşılamayan kaynaklar otomatik olarak daha yakından incelenmek üzere işaretlenebileceğinden, hatta otomatik olarak uyumlu hale getirilebileceğinden, kurum içindeki ekipler daha yüksek bir hızda hareket edebilir.
İzleme ve Günlük Kaydı
Kurumlar, uygulama ve altyapı performansının, ürünlerindeki son kullanıcı deneyimini nasıl etkilediğini görmek için ölçümleri ve günlükleri izler. Kurumlar, uygulamaların ve altyapının ürettiği veri ve günlükleri alıp kategorilendirdikten sonra analiz ederek değişikliklerin veya güncellemelerin kullanıcıları nasıl etkilediğini anlamanın yanı sıra sorunların veya beklenmedik değişikliklerin temel nedenlerine yönelik öngörüler sağlar. Hizmetlerin 7/24 erişilebilir olması gereksinimine ek olarak uygulama ve altyapı güncelleme sıklığının artması nedeniyle, aktif izlemenin önemi gittikçe artmaktadır. Uyarıların oluşturulması veya bu verilerin gerçek zamanlı olarak analiz edilmesi, kurumların hizmetlerini daha proaktif olarak izlemesine yardımcı olur.
AWS CloudTrail'i kullanarak AWS API çağrılarını nasıl kaydedip günlüğe aktarabileceğinizi öğrenin
İletişim ve İşbirliği
DevOps'un ana kültürel özelliklerinden biri, bir kurumdaki iletişim ve iş birliğinin artmasıdır. DevOps araçlarının kullanılması ve yazılım teslim sürecinin otomatikleştirilmesi, geliştirme ve operasyon ekiplerinin iş akışlarını ve sorumluluklarını fiziksel olarak bir araya getirerek bir iş birliği kültürü oluşmasını sağlar. Bu kültürden güç alan ekipler sohbet uygulamaları, sorun veya proje izleme sistemleri ve wiki sayfaları aracılığıyla bilgi paylaşımına ve iletişimi kolaylaştırmaya ilişkin güçlü kültürel normlar belirler. Geliştiriciler, operasyon ekipleri, hatta pazarlama ya da satış gibi diğer ekipler arasındaki iletişimin hızlanmasına yardımcı olan bu kültür, kurumdaki tüm birimlerin hedeflere ve projelere daha iyi odaklanmasını mümkün kılar.